25 Nisan 2013 Perşembe

İYİ Kİ VARLAR


1920' li yıllarda hayatımıza giren ve hayatımızdan çıkarmaya hiç niyetli olmadığımız en önemli parçaların başında geliyor t-shirtler. Sokak modasında, günlük hayatta olmazsa olmaz kahramanımız, değişen stil ve trendlere göre ayak uydurdu, gece kıyafetlerine de geçişini son iki senedir sürdürüyor. Çıkış zamanına döndüğümüz zaman tam da bugünü görüyoruz aslında (ki pek şaşılacak bir durum da söz konusu değil, lakin moda her sene, bir 20. yüzyıla bakıp ilham alıp geri gelmekte)... Şimdi 'oversize' trendi ile göz kamaştıran cool moda, aslında 1920' lerin yeni yeni ortaya çıkan haylaz çocuğu t-shirtlerinin sahip olduğu kalıplardan başkası değil. Hippi diye tabir edilen look' un getirdikleri ile bollaşan, hatta kalçadan düşmek üzere olan pantolonlar, aynı bolluktaki t-shirtlerle kendilerini tamamlıyor o zamanlar...

Ve hemen günümüze dönüyoruz. Muhtaç olunan 'cool' hava, üzerimizdeki asil t-shirtlerde mevcut yine bu ara. 20. yüzyılı yad edip, kıymet bilme günlerindeyiz anlayacağınız. Hatırlarsınız, bir Abercrombie fırtınasına şahit olmuştuk bundan 5-6 sene önce. T-shirtlerine, Cadde' de yürürken elinizi şöyle bir sallasanız çarptığınız 5 insandan 3'ünde kesin rastlardınız. T-shirtin müthiş bir marka gücü olabileceğini fark eden önemli markalardan biriydi Aberchrombie. Markanızı koskoca harflerle yazdıkça, taşıyan tüketici ile beraber akılda kalıcılığını artırdınız böylece. Sonuçta bir düşünün, herhangi bir protestoya katılmak isteseniz, savunduğunuz düşünceyi ya da karşı tarafa vurucu cümleyi pantolonunuzda taşımak deli saçması gelecektir! İlk adres tabi ki t-shirttir.

Böyle güçlü bir moda aracının tabi ki lüks markalar tarafından fark edilmemesi imkansız gibi bir şeydir. 2013' de şu anki geldiğimiz durum da tam da bu. Hermes' in timsah derisinden yapılan ve dünyanın en pahalı t-shirti olarak tarihe geçen 91bin dolarlık t-shirt değil tabi ki bahsettiğim. Basic bir t-shirte, Celine, Saint Laurent, Chanel ya da Hermes gibi devlerin logolarını basarak size özel hale getirdiği t-shirtler... Evet, kendileri şu ara çok popüler ve en uygun fiyatlısı yaklaşık 800 lira olan bu parçalar, kapış kapış gitmekte...




Lüks markaların bu atağı artarak devam ededursun, kendileri ile esprili bir şekilde rekabet halinde olan bir tshirt akımı daha trend markajında gözümüzden kaçmayanlar arasında. Buradaki amaç, bu rekabeti kızıştıran tasarımcıların espri olarak mı bilinmez ama 'sahte olmak moda' anlayışından yola çıkarak, tshirt tutkusunu eğlenceli hale getirmek. Yayının başında bahsettiğim o lüks markalar, logosu ya da yazı stili değişmeden, sadece harf, kelime ya da sözcükte oynanarak ufak bir değişime uğruyor. Sonuç ise çok başarılı:)

Gönderme yapılan marka; HERMES

 Gönderme Yapılan Marka: GUCCI

 Gönderme Yapılan Marka: MOSCHINO

Gönderme Yapılan Marka: BALENCIAGA

Gerçek ya da 'sahte olan moda' anlayışı ile mi hareket edersiniz bilemem, ama t-shirtlerin üstünlüğünü bu sezon göz ardı etmemeniz gerektiği bir gerçek. Bol t-shirtleriniz ile şortlarınızı ya da kalem eteklerinizi birleştirin. Karıştırın, eşleştirin! 20. yüzyılı yad ederek, 't-shirtlerimiz iyi var' deyin! :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...